Anasayfa    Özgeçmiş    Yazılar    Fotoğraflar    Yorumlar    Duyurular    İletişim      

" YASAK İLİŞKİ" FİLMİ ÜZERİNE DÜŞÜNCELER

   " YASAK İLİŞKİ" FİLMİ ÜZERİNE DÜŞÜNCELER



Yasak İlişki ya da “Bridges of Madison County” fimine gitmemek için çok direndim.Konusunu gazetelerden okumuştum. Ve tipik bir Amerikan filmi olduğuna inandığım için gitmek istememiştim.Ancak arkadaşlarımdan gelen baskılara dayanamadım. Herkes filmi konuşuyor ve görülmesi gerektiğini savunuyordu. Meryll Streep çok güzel oynuyordu,görüntüler olağanüstüydü vs. Vs. Bu filmi izledikten sonra bir kere daha anladım ki benim için iyi film demek iyi rol yapan artistlerden, iyi görüntülerden ibaret değil. Filmin tek sahnesi Meryll Streep’in çocukları eve geldiğinde bir yandan ağlarken-içinden ve dışından- bir yandan da gülümsemesi çocuklarına sevecen davranmasıydı.
Filmi görmeyenler için özetleyelim. İtalya’dan Amerika’ya macera hayalleriyle gelmiş bir kadın çoluk çocukla monoton bir hayatın içine girer.Çocuklarının ve kocasının seyahata çıktığı dört gün içinde bir fotoğrafçıyla tanışır ve birbirlerine aşık olurlar ve bu aşkı yaşarlar. Dört günün sonunda fotoğrafçı kendisiyle gelmesini ister ancak kadın tutucu bir toplumda düşeceği durumu düşünerek ailesiyle kalır. Bu hikayede olağanüstü olan nedir.?
Yıllardır biz kadınlara öğretilen çocuklara ve aileye bağlılık. Kadın ölünceye kadar bir gün bile aklından çıkaramadığı erkeği klasik öğretilere uygun olarak terk eder. Hikaye sanki Amerika’da değil Afrika'nın balta girmemiş ormanlarda geçiyor gibi bir de fotoğrafçının izini kaybeder.
Hele bir sahnede son derece “haklı” gerekçelerle fotoğrafçıyla gitmeyen kadın sanki kendini tutamayıp arabadan inip adama koşu verecekmiş gibi araba kapısının kolunu tuttuğu sahne ne kadar suni, ne kadar az inandırıcıydı. Sanki anında adamla gitmek zorundaydı. Kocasına,15-16 yaşında olan çocuklarına durumu anlatıp ayrılması mümkün değilmiş gibi.
Filmin biz kadınlara verdiği mesaj kanımca toplumdaki en gerici,kadını bugünkü konumuna mahkum eden, aman sakın ha tutkular,aşk gibi fani şeylere kendinizi kaptırıp mesut aile yuvanızı,çocuklarınızı ihmal etmeyin, terketmeyin. Hayatınızın boğuculuğuna son verecek bir fırsat çıksa bile –ki böyle bir fırsatın çıkma ihtimali ne kadar azdır- ona arkanızı dönün ve ancak ölünce bu tutkunuzu yaşayın. Ne kadar acıklı! Amerikan filmlerini izlememekte ne kadar haklıyım.!!
Neyse ki filmden çıkarken umudumu arttıran bir şey oldu. Otuz yaşlarında ikinci evliliğini yaptığını bildiğim bir kadın “bu bana hitap etmiyor. Ancak yaş ortalaması 50 olanlar bu filmden etkilenebilir” dedi. Neyse ki gençler de bu aile, çoluk çocuk derdi bizde ki kadar yok galiba.
Mart 1995

Fotoğraflar


[Fotoğrafı büyültmek için üzerine tıklayın.

1319


YORUMLAR

Bu yazı için henüz yorum yazılmamıştır.




© Ekim 2015, NergizOvacik.com