Bir şirkette çalışıyorsunuz. En iyi okulları ,en iyi derecelerle bitirmişsiniz. Ayrıca çalışkan ve zekisiniz. Ancak gaflete düşüp erkek mesleği denen mühendislik mesleğini seçmişsiniz. Canınızı dişinize takarak çalışıyorsunuz. İşyerinizdeki bütün erkeklerin gözü üzerinizde. Yok zannetmeyin ki güzelliğinize hayranlar. Sizi bir kadın gibi görmüyorlar. Zaten siz de kadın gibi görünmemek için erkek kıyafetine en yakın, en az kadınsı olan tayyör ya da pantolon tip kıyafetleri giyiyorsunuz. İşyerinizdeki erkek arkadaşlarınızın gözünün sizin üzerinizde olmasının nedeni sizin çalışkanlığınızdan, başarınızdan rahatsız olmaları ve siz rakip olarak görmelerinden. Zaten her an da birbirleriyle rekabet içindeler ama saçı uzun aklı kısa bir kadın olarak sizin onlardan daha bilgili,daha akıllı , daha üstün olmanız elbette kabul edilemez ve elbette size karşı bir ittifak kurulmasını yadırgamamalısınız. İstediğiniz kadar onlarla içki sofralarına katılın, onlarla beraber açık saçık fıkralar anlatın , geyik muhabbeti yapın pek bir yere varamazsınız.
Tabi sizin bu ağır ve stresli çalışmanız ev işlerini,çocukların bakımını ihmal etmenize mazaret olamaz. Evin her türlü düzenini organize etmek bir kadın olarak sizin sorumluluğunuzdur. En iyi ihtimalle evde bir yardımcınız vardır. Ancak o da belli bir saatte evine gidip kendi işlerini yapacağı için normal iş çıkışında evde olmalısınız. Katıldığınız bir toplantının mesai saatini geçmesi sizi çok tedirgin eder. Yardımcınıza ya da eşinize geç kalacağınızı haber vermek zorundasınızdır. Oysa erkek iş arkadaşlarınızın böyle bir sorunu yoktur. Sizden başka kimse toplantıdan telefon etmek için izin istemez. Bu durumda siz de kendinizi biraz da olsa suçlu hissedersiniz.
Seçtiğiniz bir erkek mesleğinde yükselme şansınız epey azdır. Kadın başınızla sizi yüz erkeğin yöneticisi yapacaklarını düşünmüyorsunuz herhalde. Sizinle ilgili “evet çok başarılı ama yüz erkek işçinin başına bir kadın koyamayız herhalde'” lafını duyarsınız üzülmeyiniz.
Hafta sonları sizin için bir işkence olur. Her türlü alışveriş ,anne,kayınvalde ziyaretleri, evde ıvır kıvır işler,misafir ağırlama telaşı. Pazar öğleden sonra artık piliniz bitmiştir ve herşey sinirinize dokunmaya başlar. Özellikle eşinizin televizyonun karşına geçip her türlü maçı izlemesi. Aslında hiç de anlayışsız bir kadın değilsinizdir. Onun bu zevkine saygı duyarsınız ama işte tahammülünüzün son noktasına gelmişsinizdir ve kavga çıkarmaktan başka yapacağınız pek bir şey yoktur.
Şimdi bu şartlarda çalışırken elbette yaprak sarması gibi çok lezzetli ama bir o kadar da zahmetli bir yemeği yapmaya vakit bulamayacağınız içinben size güzel bir tarif vereceğim. Siz en iyisi annenize ya da kayınvaldenize rica edin size güzel bir yaprak sarması yapsınlar.
Afiyetle ailece oturup yiyin,
