MMO ile belki bir yardımım dokunur diye gittiğim Yalova Depreminde hissettiklerim..
Dergi için izlenimlerini yaz dendiğinde uzun uzun düşündüm ne yazabilirim diye. Her yerde yazılan ve anlatılanlardan farklı bir şey söylemek zor sanki. Bildiğiniz duyduğunuz cümleler olsa da aşağıda izlenimlerim.
- Giderek duyarsızlaşma denen şeyin ne olduğunu anlamak. İlk başta yıkıntıları gördüğünüzde ağlarken bir süre sonra uyuşmanın getirdiği hissedememe duygusu . Daha doğrusu sanki o her yıkıntının altında ölen insanların acısının içinize yavaş yavaş işlemesi. Bir yerlere yerleşmesi. O anda duyarsızlaştım diye düşünürken o acının sizinle birlikte yaşaması. Yavaş yavaş zaman içinde dışarı çıkması.
- 20 daireli yerle bir olmuş bir apartmanda kaç kişi yaşıyordu acaba hesabını yapmanın; bunu aynı durumda olan diğer binalarla çarpmanın, çarpamanın acısı
- Annesi ölen 15 günlük Büşra’yı emziren dört çocuklu kadının beÅŸinci çocuk olarak Büşra’ya sahip çıkması.
- Büşra için bebek taşıma torbası bulmak
- 10 yaşında çocukların yıkılan dükkanlardan 45 numara ayakkabı alıp sevinmelerinden mutlu olup müdahale edememe
- Her ambülans sesi duyduğunda içinde bir sevinç kıpırtısı duymak. Ambülans ses çıkarıyorsa demek ki en azından göçük altından yaşayan bir kişi daha çıktı diye düşünmek.